İki ayrı dünyayı, Doğu ile Batı'yı birbirine bağlayan bir köprü, ölümsüz bir kent, yaklaşık üç bin yıllık kesintisiz yaşamı ile hala dimdik ayakta. Yüzyıllardan beri pek çok medeniyetin, kültürün, imparatorluğun ve düşücelerin doğduğu, yaşadığı bir kent olan istanbul'u; kimliklerin, inançların ve geleneklerin buluştuğu bir yer olarak tanımlayan Shaman, insanı fetheden ama kendi fethini imkansız bir şehir yapan bu çoğulluğu dansla ifade ediyor.
Yüzlerce yıldan arta kalan renkleri, eşsiz cografyası, benzersiz tarihi, efsanevi görkemi ile; birbirine değmeden akıp giden hayatları; en beklenmedik karşılaşmaları barındıran bir şehir, kimin olabilir ki? İçinden deniz geçen bir şehir kimin olabilir?
Her köşesi şaşırtıcı bir sentez ve görsel bir şöleni andıran İstanbul'un eşsiz kültürel mirası, tarihi birikimi ve çeşitliliğinin dans diliyle sahneye taşındığı eserde bu kenti var eden mekanlar ve simgelerin altı çiziliyor. Bu kentin tarihinden far.kb kesitlerin sunulduğu ''İstanbul" eseri ile doğu ile batıyı, geleneksel ile moderni, evrensel ile yereli buluşturmayı hedefleyerek Türkiye'nin çağdaş dansını farklı koreografların bakış açısıyla seyirciye taşıyan Shaman, geleneksel ve yenilikçi bakış açılarını ayrı potada buluşturuyor.
35 sanatçının yer aldığı eser farklı dans disiplinleri ve teknikleri kullanılarak 7 farklı koreograf tarafından hazırlandı. 45'er dakikalık 2 perde olarak tasarlanan "İstanbul" gösterisinde tamamlayıcı unsur olarak statik dekor kullanımı yerine gelişen video ve projeksiyon teknolojileri kullanıldı.
